20 Ağustos 2014 Çarşamba

kriz

Çocuk krizlerde. Bütün gün vaaa vaaaa diye anırarak ağlıyo. Sokağa çıkmak istiyorum diyo sonra da kapıda çıkmaaaaaaam diye ağlıyo. Çıkmıyo. Biz süsümüz püsümüzle evde oturup oyun hamurundan pasta üflüyoruz. Boncuk dizelim? YOK. Araba sürelim? YOK. Ben sprayle su sıkayım sen sil? YOK. Azcık takıl çizgifilm açayım? YOK. Ben kendimi camdan atayım anamı delirttim diye komşulara haber ver? YOK.
İnsanım nihayetinde. Aktivite yaratıcam diye madam montessori oldum. Legolardan depresyon yaptım oyun hamuruyla da bi güzel sıvadım. 2yaş dedikleri olay hani herşeyin miladıydı yalancılar? Hani herşey düzelecek kuşlar cıvıldayacak ve biz kırlarda çocuğumla cıbıl ayak koşacaktık? Lan o yalan yalan. Yavrum evladımla kıra gitmek istesek evden çıkmaz, evden çıksak arabaya oturmak istemez, koltuğa otursa cam için kavga eder durumda. Kıra gitsek çime basmaz daha ona gidene kadar ne olaylar ne olaylar.
Sakin kalıyorum allahtan çünkü hep beynim uyuşuk. Kulağım sağır. Bu sabah kriz mesaisi erken başladı.  Kahvaltıda yumurtayla tartıştı. Vay efendim kabuğu neden parçalanıyo diye. Soyamadım demek yerine böylesi kolay tabi evladım. Soy dedim. Parçalanmasın diye başladı vaaaaa vaaaaa vaaa ağlamaya. Kabuğuyla ye gülüm dedim bol kalsiyum oooooh yarasın dedim (çünkü sabah sabah delirdim) yemicem dedi. Pekala kahvaltı etme kalkabilirsin karnın doyduysa dedim kalkmıcam dedi. Jandarma dedim. Jandarmıcam dedi. Sen tam olmuşsun yavrum allah bana güç kuvvet versin dedim vurdum kendimi likörlü kahveye. Aç olduğu için bi süre anırarak ağladı. Çizgifilm açtım ve sustu (oh) Baktım gözünün yaşı kurumuş çizgifilm saati bittiiiiiii diye giriş yapayım dedim. Yapamadım. Çizgi dememle aynı şiddetle başladı ağlamaya. Aaa deli diye kaçtım gittim yanından ne yapayım. Gözümde çapağım duruyo çocuk 2.tur ağlama krizine girdi yine. Tırnaklarımı uzatacaktım hesapta. Sinirden yarısını yedim plazalar arasında gecekondu gibi kalakaldı yediklerim. Haydi la la la parka gidelim dedim. İstemez dedi. Böyle de artist. İstemezmiş. Peki ben gideyim azcık sallanayım kaydıraktan kayayım ooooh falan diye park PRı yaptım. Bana baaaay diyerek taşak geçti afedersiniz. Aradan az zaman geçti manasızca boş duvara bakarken parka gidelim diye yanıma geldi. Hah şimdi de ben istemiyorum hadi yallah demek istedim çok. Diyemedim ama denir mi hiç? Parka gittik koşturdu arkadaşlarıyla tepişti oyuncak kavgasına tutuştu falan bi sürü macera. LAN! Bişey dikkatimi çekti. Hiç ağlama krizine girmedi. Derdin bana mı yavrum BANA MI LOLO EVLADIIIIM?!! Diyemedim. Bu mutlu güzide dakikaların tadını çıkartıp güneşin kabağında beynimi pişirdim.
Eve gelmemizle banyoya girmicem,uyumıcam vay efendim onu giymicemle devam eden yarı ağlama krizli isyanları oldu. Ağlarken uyudu. Ben de uyumuşum. Uyandım gözümü açamıyorum üzerimde ağırlık. Ulan gündüz vakti karabasan mı geldi noldu diye bi panikledim bi debelendim. Baktım ağırlık tanıdık. Ağırlığı bi yokladım. Plastik ve ali babanın çiftliğini söylüyo. Karabasanın şekil almış hali böyle mi acaba allah allah derken kendisi üzerimden kalktı ve aynı hızla kalktığı yere geri geldi. Çocuk uyanmış. Kafama masalcı tırtıl zımbırtısını koymuş vura vura eserlerini icra ettiriyo. Allah belanı versin fışır pirayz böyle ağır oyuncak mı olur burnum kırıldı? Uyandım bi baktım çocuk sarıldı masalcısına döndü popoyu uyudu. Ulen madem uykuya devam neden beni uyandırıyosun? Uyurken saadet dolu dakikalar geçirdim. Mutfakta mutluluktan şarkı söyledim içime içime. Hem uykumu almıştım hem de çocuk hala uyuyordu. Uyandığında adeta bir melekti. Ay bi uyumlu,bi nazlı,bi tatlı. Aaa sabahki çocuk başkasınındı uyurken bişey oldu herhalde dedim. Fasülye yer misin güneş?Yerim. Yemekten sonra parka gidelim mi?gidelim. Allahım bitmesin bitmesin bu rüya diye şarkı söyledim oy maşallah benim kızımaaaaaa oooooy anası kurban olsun diye diye akşamı ettim.sorunsuz öğleden sonramızın keyfini çıkardım.
Peki neden dayak yemiş gibiyim? Efendim bendeniz yüksek sese dayanamıyorum. Gözümü açar açmaz ağlamayla karışık çığlık sesine 2senedir alışamadım. Anneliğini tanımla deseler. Böyle mal gibi bişey oluyosun tövbe estafurullah derim. Eksikliğini gösterme allahım ama bi ayar çeksen şu ses olayına hiç fena olmaz. Biz çift olarak nasıl sakin tonda konuşuyosak çocuk tam tersi mikrofon yutmuşcasına konuşup ağlıyo. E haliyle bu bünyeye biraz değişik geliyo o.
2yaş kriziyle ilgili okuduğum,yaladığım yuttuğum ne varsa bu ara herşey çöp. Ne çocuk kitaplardaki gibi ne de ben. Krizi atlatmanın kolay yöntemi diye bişey yok. Sussan konuş diye,konuşsan sus diye
,gitsen kal diye,gitmesen git diye ağlıyo. Ağlıyo yani. Durduramıyosun. Keyfi ne zaman isterse o zaman kendi duruyo. Şu dönemde tavsiye edebileceğim şeyler deli gömleği,alkol,geniş bi beyaz tavan. Hepimize iyi delirmeler.

1 yorum:

Adsız dedi ki...

bi kitap öneresim var ama çok da süper bi beklenti içine sokmak istemem sizi:Çocuğunuza Sınır Koymak...öyle sihirli bir değnekle tokanılmışcasına herşeyi düzeltmez ama çölde susuzluktan kavrulan dimağınıza bir yudum ılık su ferahlığı verebilir...sanırım