3 Ağustos 2014 Pazar

Yemeyin annem yemeyin gülüm.

Aynada kendime baktım ve dedim ki kızım meltem allah cezanı versin bu baldırlar,göbek,gıdı ne git allah aşkına bu göte tayt giyiyosun bide mal dedim.Son devasa boy çikolatayı yedim yattım uyudum. 5 Aralık sabahı beslenme alışkanlıklarımı değiştirerek güne merhaba dedim demek isterdim ama diyemedim. Çünkü açtım. Merhabayı bırak böyle günün içine sıçayım açım ulaaan diye dolaştım durdum. Kolay değil tabi bi bi tepsi midye yiyen,tam ekmek arası köfteyi gömen,büyük boy pizzayı tek nefeste mideye indiren bünyeye ekmeksiz haşlanmış yumurtalı domatesli kahvaltı isyan ettirdi. İlk bi hafta nasılsın diyene açım diyodum. Açtım çünkü hala açım. Son doyduğum gün 4aralıktı dostum değerini bilememişim.

Bizim eve cips,kola,abur cubur girmez ezelden beri. Abur cuburla ilgili bi sıkıntı hiç çekmedim bu yüzden. Ama açlık fena. İlk bi hafta mideyi küçültmek,metabolizmayı şaşırtmak için ölmemek için beslendim. Çok çok az. Sabah bi yumurta,domates,yeşillik,mikro ebatta peynir yedim. Öğle yemeğinde serçe parmağımdan az büyük et ve salata yedim. Akşam da az pişmiş kabak,biber falan yedim. Ara öğünlerde de ceviz,keçi boynuzu,kuru kayısı yedim. Karbonhidrat,tatlı hiç yemedim. Böylelikle mideyi sırta yapıştırıp açlıkla yaşamayı öğrendim. (Baştan söyleyeyim herkesin bünyesi farklı benim daha evvelki diyetisyen tecrübelerinden yola çıkarak yaptığım bi olay bu.ona göre zayıflayacağım diye bayılıp kalmayın başıma,bozuşuruz.)

İlk bi hafta ağladım inledim ama dayandım. Yemek olayını 18:00de bitirip üzerine damacanayla su içtim. Normalde de 4-5lt su içtiğim için su içme hadisesi beni hiç zorlamadı.

Kendime hep küçük hedefler koydum. Giden her 5kilo için canımın istediği şeyi minimumda yedim. Doğumdan sonra 96 kiloydum. Hastaneden çıkarken 6-7 kilo eksiktin derler ya hep. Ben de hiç olmadı.Gayet doğuma girdiğim kiloda çıktım tombik tombik. Evdeki tartıyı kırdım sinirden. Mutsuzluktan,sıkıntıdan,lohusalık sendromundan dolayı da yedikçe yedim. Belki üzerine kilo almışımdır. 18.ay da yani olmayacak bu iş dediğim gün gittim bi tartı aldım o zaman da 77kilo çıktım. Aktif olarak emzirme,poposu kurtlu aktif bir bebeyle rejim yapmadığım halde 19kilo vermiştim.
Rejimin yanına bir de düzenli yürüyüş yürüyüş kesmeyince de her gün 3km koşu ekledim. Benim gibi sigarayı içmeyip yiyen biri bile 3km koşuya 2günde alıştıysa herkes yapar,korkmayın. Ardından pilatese başladım o biraz kısa sürdü gerçi ama duruşum düzeldi o da bana kar kaldı. Hülya jillian michael diye bi kadın önerdi bana. İlk başlarda hülyanın kulakları epey çınlattıysam da şu an tıkanmadan 3.aşamayı hiç zorlanmadan yapabilecek kıvama geldim.Canımın içi kardeşim nebilenin hediyesi pilates cdleri,Spor ve rejim voltranı oluşturunca günde 200-300 gram verip bi hafta rejim bi hafta koruma yaptım. Koruma dediğim olay da yine karnımı tam doyurmadan,ekmek,makarna,tatlı yemeden geçen günler.
Tatile gitmeden evvel 59a kiloydum. Tatilde epey alkol tükettiğim ve hunharca yediğim için şu an 61 kiloyum 38 bedenim. Hedefim de 55. Spor yapamıyorum çünkü yıldım. Hala 18:00 den sonra bişey yemeyip sadece sıvı besleniyorum. 55 kiloya indiğimde de 8aylık ağır bir spor programı bekliyor beni. Şimdiden ağlayacak gibi oluyorum ama yapıcam.

Demem şudur ki; şişmanlık harbiden hiç iyi bi durum değil. Giyecek hiç bişey bulamıyosun, çocukla koşup oynarken uçan fil dombo gibi hissediyosun, ay benim götüm kapansın da yaz sıcağında ince hırka giyeyim kıvama geliyosun. Ben geldim. Siz gelmeyin. Az yiyin. Çok su için. Biraz hareket edin. Bana da bunları söyledim diye küfür etmeyin. Öptüm.

Hiç yorum yok: